Mars Bilim Laboratuarı – Curiosity’nin Yolculuğu

Mars’ta yaşam izi arayışları

Mars, insanoğlunu heyecanlandıran gezegenlerden biri. Bunun nedeni, bazı özellikleri bakımından Dünya’ya en çok benzeyen gezegen olması. Bu benzerlik ileride bir gün insanların burada yaşayabileceğini düşündürüyor! Yine de Mars’a ilişkin bildiklerimiz çok da fazla değil. Bu nedenle Mars’ı keşif çalışmaları son hızla sürüyor.

Mars’ı keşif için ilk çalışmalarda yörünge araçlarından faydalanılıyordu. Bu araçlar Mars yörüngesinde dolanarakfotoğraf çekiyor ve bunları dünyaya gönderiyordu. Zaman içinde uzay teknolojisi geliştikçe Mars yüzeyine iniş yapabilen araçlar geliştirildi. Bu araçlar sayesinde Mars’la ilgili daha çok bilgi elde edildi. Şimsi sıra Mars Bilim Labaratuvarı, diğer adıyla Curiosity’de (Curiosity İngilizcede “Merak” anlamına geliyor). Curiosity Nasa’nın Mars Keşif Programında kullanılmak üzere geliştirdiği bir araç. Curiosity’nin Mars’a gönderilme amacı daha önce gönderilenlerle aynı: Bir zamanlar Mars’ta yaşam olup olmadığını araştırmak. Mars’ın iklimini ve jeolojisini inceleme, insanlı keşifler için hazırlık yapmak.

Yaklaşık 1 ton ağırlığındaki Curiosity bir otomobil büyüklüğünde. Üzerinde kameralar, mini kimya laboratuvarları ve lazer gibi çeşitli aygıtlar var. Ayrıca kayalık yüzzeylerdeki tozu temzilemek, toprağı kaldırmak, kayaları delmek, örnek toplamak, örnekleri elekten geçirerek boyutlarına göre gruplandırmak ve bunları incelemek gibi işler yapabilen çeşitli bölümleri var. Curiosity’nin bu donanımı sayesinde Mars çok daha ayrıntılı bir biçimde incelenebilecek.

Ancak Curiosity’nin daha önce Mars’a gönderilen Spirit ve OIpportunity gibi yüzey araçlarıyla ortak özellikleri de var. Örneğin her üç araç ta bir altı çeker. Yani bu araçlarda motorun gücü altı tekerleğin altısına birden iletiliyor. Bu sayede de engebeli Mars yüzeyinde rahatça hareket edebiiliyorlar.

Curiosity’yi taşıyan Atlas-V adlı roket 26 Kasım 2011’de Amerika’nın FLorida eyaletindeki Cape Canevral uzay üssünden fırlatıldı. Kalkıştan yaklaşık 44 dakika sonra Curiosity roketten ayrıldı ve Mars’a doğru yol almaya başladı. Curiosity’nin 6 Ağustos 2012’de Mars’a Gale Kraterinin kuzeyine inmesi planlanıyordu ve tam bu tarihte görev başarıldı. Curiosity, 23 ay boyunca bu bölgede incelemeler yapacak. İncelemelerin burada yapılma nedeni, bu kraterin Mars’ın gelişimine ilişkin pek çok ipucu sağlayacağının düşünülmesi. Kraterin ortasında kalın tortul tabakalardan oluşan bir dağ var. Bölgede ayrıca suyun şekillendirdiği düşünülen bir takım yapılar da bulunuyor. Curiosity tüm bu yapıları inceleyerek Mars’ın oluşumundan bu yana nasıl bir iklime sahip olduğunu, üzerinde canlı yaşayıp yaşamadığını keşfedecek. Uzaya gönderilen araçlara genellikle güneş panelleri takılır ve bunlar sayesinde güneşten elde edilen enerji kullanılır. Ancak araştırmacılar Curiosity için güneş enerjisinden daha güçlü bir enerji kaynağı gerektiğine karar vermişler. Bu nedenle nükleer enerjiyle çalışan bir sistem oluşturmuşlar. Bu sistem Curiosity’ye görev süresi olan 1 Mars yılı, yani 687 dünya günü boyunca enerji sağlayacak.  Marsa 1960’lardan beri çok sayıda keşif aracı gönderildi. Bunlardan bazıları Rusya federasyonu, eski Sovyetler, Avrupa ve Japonya uzay ajanslarına ait. Bir bölümü ise NASA tarafından gönderildi. Curiosity, Nasa’nın temmuz 1997’den beri Mars’a gönderdiği dördüncü yüzey aracı. İlk olarak kaykay büyüklüğündeki Sojourner yüzey aracının araştırmaları sonucu Mars’ın bir zamanlar dünyaya benzediği, yani yüzeyinde su bulunduğu ve kalın bir atmosferinin olduğu bilgileri elde edilmişti. Daha sonra 2003 yılında yaklaşık bir ay arayla gönderilen Spirit ve Opportunity adlı yüzey araçları iki farklı bölgeye indiler. Bunlar da inelemeler yaparakaraştırmaları hızlandırdılar.

Curiosity daha önceki yüzey araçlarından çok daha ağır. Ayeıca üzerinde pek çok hassas aygıt bulunuyor. Bu yüzden Mars’a inişinde farklı bir teknoloji kullanıldı. Mars’a inişe üç dakikla kala Curiosity’yi taşıyan uzay aracı bir paraşüt yardımıyla yavaşladı. Daha sonra daha da yavaşlatmak için ve yumuşak bir iniş yapmak için aracı ters yönde iten roketler çalıştırıldı. Son olarak bu araç Curiosity’yi çelik halatlar yardımyla Mars yüzeyine tam istenildiği ve planlandığı gibi indirdi.

Şimdiye kadar Mars gezegenine gitmek için üretilmiş en gelişmiş uzay aracı pşan Curiosity, 10’dan fazla kamerası, meteoroloji istasyonu, sondaj ve lazer ile çevreyi “tadarak ve koklayarak”  incelemesine olanak sağlayan araçlarıyla, Mars’ta geçmiş hayata ilişkin klimyasal temel yapı taşları kalıntısı ve izleri bulmaya çalışacak.

Radyoaktif plütonyumun parçalanması sonucu açığa çıkan sıcaklığın verdiği enerjiyle çalışan bir motora sahip, yaklaşık 900 kilogram ağırlığındaki Curiosity, Mars ile dünya arasında, 14 dakikayı bulan sinyal ulaşma farkı nedeniyle Earthlings adlı bilgisayar yazılım şirketince geliştirilen yarım milyon bilgisayar kodunu izleyerek Mars’a inişini, dünyadan hiçbir yardım almadan kendi başına gerçekleştirdi.

 En zor görev

Curiosity’nin kzıl gezegene inişi, bilim adamlarına göre, gezegenlerin robotlar vasıtasıyla araştırılması tarihinde nasa’nın en zor görevi oldu. ABD’nin Florida eyaletindeki Cape Caneveral üssünden 26 Kasım 2011’de fırlatılan Curiosity, daha önce gönderilen uzay araçlarının aksine, hava yastıklarıyla inmek için fazla ağır olduğundan özel bir frenleme sistemiyle iniş yaptı. Araç, saatte 21 bin 243 km olan hızını, fren yaparak saatte 2,74 km’ye düşürdü. 570 milyon km’lik yol kateden robot, Mars’ın atmosferinin ilk tabakalarına girdikten sonra paraşütlerini açıp kapsülden ayrıldı.

Curiosity’nin iniş yaptığı alanın güneyinde inişten 1 hafta önce bir toz fırtınasının belirmesi 2,5 milyar dolara malolan projenin başındaki Nasa ekibine soğuk terler döktürdü. Mars görevinde yardımcı bilim adamı ve Mars hava tahmincisi olarak görev yapan Aswin Vasavada’nın, fırtınanın söndüğünü ve tehdit oluşturmadığını bildirmesiyle ekip rajat nefes aldı. Curiosity’nin inişyle 2004 yılından beri gezgende görev yapan opportunityile birlikte Mars’ta araştırma görevi yapan uzay araçlarının sayısı 2’ye çıktı. Curiosity Mars’ta hayatın izlerini arayacak. ‘nin Mars gezegenindeki araştırmalarına başlayacağı ilk yer, daha önce tabanında su olduğuna işaret eden mineral izlerine rastlanan, 5000 metre yükseklikte Sharp dağı üzerinde yükselen, 150 km genişliğindeki dev Gale Krateri.

Hayatın oluşması için gerekli üç unsur olan su enerji ve karbondan sadece karbona dair işaret bulamayan bilimadamları, Curiosity’nin ana görevlerinden birinin önce dev dağa ulaşmak, ardından da kayaları yontmak ve toprakta sondaj yaparak karbon izi aramak olacağını belirtiyor. Mars üzerindeki gezisi sırasında radyasyon algılayıcılarını açacak olan Curiosity, böylece bilim adamlarına, Mars’ta görev yapacak insanların karşılaşması muhtemel riskleri daha iyi anlamalarını sağlayacak veriler gönderecek. Curiosity, Mars’ın bir zamanlar mikrobil düzeyde hayata uygun olup olmadığını araştıracak. Mars’a ulaşmak için 567 milyon km yol kateden aracın hedefi, gale krateri olarak bilinen alana inişi gerçekleştirmekti. Başarıya ulaştığı dakikalarda Nasa ekibi dakikalarca ayakta heyecanla ve sevinçle bu olayı kutladılar.

10’dan fazla ve fonksiyonel özelliklere sahip  yüksek çözünürlüklü kameralar Mars gezegeni hakkında bilinmeyenleri, dünyaya en etkili şekilde, gerçek renklere sahip fotoğraflarla ulaştıracaklar.

Bir de Curiosity’nin en hoş özelliğini paylaşmak istiyorum: tüm dünya ülkelerinden Mars “Merak”lısı 2 milyon yolcu!

Nasa 2011 yılında yaptığı “Send Your Name to Mars” projesinde dünyadan toplam 2 milyon katılımcıya ulşatı ve tüm katılımcılara e-sertifika verdi. Tüm katılımcıların ismini haftalar alan bir süreçte bir çip’e yazdırdı. Curiosity; içinde 29.298 Türk’ün de ismini taşıyan bu çipi Mars’a ulaştırdı. Ülkemiz 200 ülke içinde 8. sırada, bu da astronominin ülkemizde tanıtımı ve merak uyandırmasıaçısından sevindirici bir gelişme.

(Yaşar ÖZER, Uzay Çobanları Dergisi – Eylül 2012 – sayı: 6)

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir